Wednesday, July 24, 2024

"Mizah ve sabır, her çölü aşabileceğiniz iki devedir."

"Mizah ve sabır, her çölü aşabileceğiniz iki devedir." Arap atasözü Bir molla günlerce çölde devesine biner ve sonunda harika bir vahaya gelir. Orada yol kenarında bir deve sürüsünün yanında üzgün bir şekilde oturan üç genç adam görür. Onlarla konuşuyor ve şöyle diyor: “Oğullarım, neden bu kadar üzgün görünüyorsunuz?” Biri babalarının öldüğünü ve onlara muhteşem bir deve sürüsü bıraktığını söylüyor. Molla şaşkınlıkla cevap verir: "Böylesine güzel hayvanlara bakınca, size böyle bir miras bıraktığı için Allah'a ve babanıza şükredebilirsiniz." En büyük erkek kardeş de aynı fikirde, ancak mirasın gerçekleştirilemeyeceğini, çünkü vasiyete göre en büyüğün sürünün yarısını, ortancanın üçte birini ve en küçüğünün dokuzda birini alması gerektiğini açıklıyor. Ancak 17 deveyle bu yapılamaz. Bu yüzden çaresizler ve sorunu nasıl çözeceklerini bilmiyorlar. Molla gökyüzüne bakıyor, gülümsüyor, devesinden iniyor ve onu kardeşlerin diğer 17 devesine götürüyor. "Diyelim ki sana devemi verdim, ne yapardın?" Konjonktivistlerin yardımı karşısında şaşkına dönen kardeşler, şaşkınlıkla birbirlerine bakıp kaşlarını kaldırırlar. Sonra en küçüğünün gözlerinde bir şey parlıyor. Sanki 18 develeri varmış gibi hesap yapıyor ve sonuçta en büyüğü 9, ortancası 6, en küçüğü ise 2 deve alıyor. Artık Molla'ya sonsuza dek minnettar olmaları mı gerekiyor? Gerçeklik testi mollanın devesinin kaldığını gösteriyor. Molla devesine oturur, kardeşlere salem aleyküm diye seslenir ve gülerek uzaklaşır. Hikayenin ahlaki değeri nedir? Bazen çözüm ararken sadece “mış gibi davranmak” ve hayrete düşmek zorundayız. Çözümler bazen inandığımızdan daha yakın.